|
Sana
dün bir köprü altından baktım aziz Istanbul
Gül
Doğay -
Yücel Tunca Birincisi,
ikincisi derken şimdi de üçüncüsü ile gündeme
gelen Boğaziçi'ne takılacak 3. "gerdanlık",
artık kimilerinin gerçekten de boğazını
sıkmaya başladı. Bundan dört yıl önce yani
1998 yılında Arnavutköy-Kandilli arasında yapılacağı
açıklanan 3. köprüye bu yıldan itibaren
başta Arnavutköy
halkı olmak üzere birçok
politikacı, sanatçı ve istanbullu karşı çıktı,
çıkmaya
da devam ediyor. Yetkililer kimi zaman köprü güzergahının
henüz belli olmadığını
açıklasalar da "Semt Girişimi", köprünün
Boğaziçi'nin
neresinde geçerse geçsin karşı çıktıklarını
ve çıkmaya da devam edeceklerini ısrarla
vurguluyorlar. Arnavutköy
halkının 3. köprünün gündeme gelmesi
ile aynı dönemde oluşturduğu ama konuya duyarlı birçok
kişi tarafından da çalışmaları
desteklenen "Arnavutköy Semt Girişimi"
geçtiğimiz ay milletvekillerine verdikleri bir
brifingle köprü yerine tüp geçidi savunduklarını
tekrar dile getirdiler. Brifinge birçok komisyon üyesinin yanı
sıra 11 Istanbul milletvekili de katıldı. Arnavutköy
halkı şimdilerde Bakan
Abdülkadir Akcan'ın Istanbul'a gelerek köprüye
karşı bilim adamlarını dinleme sözünü ne
zaman yerine getireceğini bekliyorlar, işin siyasi düzlemde en
ilginç tarafı ise her ikisi
de aynı partiden olan (MHP) Bayındırlık ve Imar Bakanlığı
ile Ulaştırma Bakanlığının konuya
getirdikleri çözümün birbirine tamamen zıt olması.
Bayındırlık Bakanlığı 3. köprünün
yapılması gerektiği ve zorunluluğu üzerinde dururken,
Ulaştırma Bakanlığı tüp geçit konusunda
ısrarlı tavrını sürdürüyor.
Köprüye hayır, tüp geçite evet3.
köprünün yapılmasına karşı çıkan
semt halkı
ve bilim adamı, köprünün yapılması için hiçbir
yasal dayanak olmadığını savunuyor. Öyle ki
3. köprü Nazım imar Planı'na, Boğaziçi Yasası'na,
Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'na, Kültür
Bakanlığı istanbul 3 Numaralı Kültür
ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu ve Avrupa Yerel Yönetimler
ve Özerklik Şartı'na göre
yapılamaz. Bilim
adamlarının yaptığı araştırmalara göre
3. köprü, bakanlık tarafından
ulaşımı rahatlatacağı söylense de rahatlatmayacak
ve 3. köprü yapılacak son köprü olmayacak.
Prof. Dr. Evren Güngör, yapılan her iki
köprü geçişinde de özel otomobillerin ağırlıkta
olup, toplu taşımanın tamamen göz ardı edildiğini
belirtiyor ve "Eğer otomobiller değil de
insanlar gözetilseydi; Boğaziçi Köprüsü'nden
şu anda iki köprünün taşıdığından daha
fazla yolcu taşınabilirdi. Açıldığı 1973 yılından
bugüne; Boğaziçi Köprüsü'nden geçen taşıt
sayısı 14 katına çıkarken, yolcu sayısı ancak
2.5 katına çıkmıştır. Boğaz'ın iki
yakadaki raylı
sistemlerle bütünleşmeyi sağlayacak biçimde
demiryolu geçişine gereksinimi bulunmaktadır. 3. köprüden
demiryolu geçişi de sağlanacağı
söylemleri ise karşı çıkışları yumuşatmaya
yönelik bir taktik olmaktan başka anlam
taşımamaktadır. Köprünün ortasına rayları
koymak demiryolu geçişini sağlamak için
yeterli değildir"
diyor.
|
|
|